.jpg)
Fakir mi fakir oduncunun birisi dağa (orman) oduna gider,
bir yük odun eder, akşama köyüne gelir, ertesi günü de kasabaya satmaya
gidermiş. Sattığı odundan elde ettiği parayla, zorunlu ihtiyaçlarını zar-zor
alır, ertesi günü yine dağa oduna gidermiş. Durumundan hiç şikâyet etmezmiş.
Bir gün dağda, çalılıklar arasında kendisinden kaçmayan,
zararı da dokunmayacağı her halinden belli olan bir yılan görmüş. Öldürmek
geçmiş içinden. Caymış, yardım etmeğe karar vermiş. Oduncu hal hatır soramadan,
yılan başlamış söze: “Ey insanoğlu! Ben hastayım. Yuvama kadar gidecek halim
yok”. Demiş. Oduncu kucağına alıp yılanı yuvasına bırakmış.
Odununu toplayıp eşeğine yüklemiş, köyüne gelmiş. Hasta
yılan aklından hiç çıkmamış.